Vadide Yemek Atölyesi... Toskana Güneşi Altında "Toskana Güneşi Altında" filminin çekildiği mutfakta yemek yapmak sizi bir yıldız yapmasada, film dekorunun gerçek olması, o dekorda bir şeyler pişirmek hayallerinizin gerçekleşebileceğinin ispatı olacaktır. Bir film setinde gerçekleri yaşamak...

Şehrin dışına gidiyoruz. Kalkan balığının ustasına. Yolda giderken aklıma kavak geliyor. Fakat deniz de rüzgar da çok farklı. Acaba kalkan balığı nasıl? Dışarıdan bakınca albenisi olmayan, manzarasız bir restoran. İçerisinin atmosferi çok farklı. Kalkan balığına odaklandığımız esnada gelen lezzetler inanılmaz. Bizi büyülüyor. Bu arada seçtiğimiz balı

Nefis bir koyun içinde, nefis lezzetler ile dolu, değişik bir atmosfer. Değişik gelenekler. 365 gün denize giren insanlar. Yaptığı tortillayı sadece belli sayıda yapıp, rezervasyon yapmadan kişilerin şansına bırakan tapas bar. Sanki herkes lezzet yarışında. Michelin yıldızı alanlar çok pahalı, almayanlar daha ucuz. Ama hepsi çok lezzetli, hepsi çok keyifli. Sanki l

Kendinize bir limit koymayın. Girin bir tapas bara ve gözünüze kestirdiklerinizi deneyin, sonra bir başka bara girin, artık tecrübelisiniz daha seçici olun, sonra bir başkasına. Taki seçenekler bitene kadar.

Elinize büyük bir dünya haritası alın ve pergelinizin bir ucunu İtalya’nın başkenti Roma’ya koyup, batıdan İspanya, kuzeyden Ren, kuzeydoğudan Tuna, doğudan Fırat, güneyden de Sahra’ya kadar uzanacak şekilde ve Romalıların  mare nostrum, bizim deniz ( Bizim denizimiz Can Yücel’in Mare Nostrum şiirinde dediği gibi, Deniz Gezm

Babam lületaşından pipo imal ederek yurt dışına ihraç eden Lutaş Kollektif Şirketinin sahibiydi. Bundan dolayı sık sık  yurt dışına giderdi. Çoğunlukla annemle birlikte giderlerdi. O dönemde yurt dışına çıkmak çok önemliydi. Hatırlıyorum bir dönem yurt dışına çıkışlara kısıtlama getirilmişti.  İki yılda bir yurt dışına çıkış i

Dışarıdan baktığınızda tam bir liman kentidir Bari. Havalimanından merkeze gelene kadar, niye geldim diye kendi kendinize sorabilirsiniz. Fakat şehrin tarihi merkezine  geldiğiniz zaman her şey değişir, iyot  kokusunu içinize çekip  her şeyi unutursunuz. Bir bakarsınız çocukluğunuzda gördüğünüz kasabalarda, kapıların önlerine perde &cced

Bir restorana geliyoruz. Tepede. Deniz, manzara yada yıldızı yok. Küçük bir ikramın yanında önce ekmeğin kokusu, sonra sıcak sıcak kendisi geliyor. Restoranın kalitesi ekmeğinden belli olur derler. Pek de yanılmazlar. Fakat bu ekmeğin önce kokusu, sonra tadı çıtayı çok yükseltiyor. Gelen deniz mahsülleri çıtanın çok üzerinde. K&

Toscana’yı görmek çok kolay. Floransa’dan Roma’ya giderken, S.Gimignano ve Siena’ya uğrarsnız. Toscana’yı görmüş olursunuz. Floransa’da kalıp günübirlik turlar ile de Toscana’nın kasabalarını görüp, hatta Toscana’yı gezmiş sayılırsınız ama Toscana’yı gezmek ve yaşamak çok farklıdır. Her şeyden &o

“Toscana nedir? Neresidir? Nerede başlar, nerede biter? Ne yenir? Ne içilir?” gibi yüzlerce soru sorulur. Peki bu soruların yanıtı nedir? Ben bir turizmci olarak, bu sorulara tek bir yanıt vereyim.  Öncelikle Toscana  doğanın yaşayan tablosudur. Burada amaç bu tablolara bakıp incelemek değil, tablonun içine girip, doğayı yaşamaktır. Onun i&c

Bologna, ilk charter'ların indiği şehir. Rehberlik yaptığımız dönemler 90'lı yılların başlarıydı. O zamanki havalimanına Belgin Doruk havalimanı diyorduk. Türk filmlerinde terastan el sallanan unutulmaz sahneleri o yıllarda Bologna'da yaşıyorduk. Charter uçaklar genelde geciktiği için Bologna havalimanının terasında bekler, uçak inince aşağıya iner pasapo

İster çocuğunuzla, ister çocukluğunuzla, ister birkaç aile, ister küçük gruplar yaparak doğanın dinginliğini, muhteşemliğini yaşayın. Tavsiyemiz, doğayla iç içe olmak için villalarda kalın. İster terasta barbekü yapın, ister sipariş verin yemekler ayağınıza gelsin. İsterseniz dışarıdaki tatları yaşayın. Sistem güzel oturmuş, u

Dünyanın çatısına doğru gidiyoruz. Helsinki'ye varıyoruz. Soğuk ve yağmur. Çok fazla dışarıda kalamıyoruz. Kapalı alanları tercih ediyoruz. Biraz daha dolaşıp yemeğe oturuyoruz. Mutfakları zayıf. Bu hava şartlarında daha iyisi beklenemez. Geyik eti ve somon favori. Akdeniz'in yemek çeşitliliği mümkün değil. Ekmekleri çok başarılı. Yemek sonra

Önce kulübede hazırlıklar başlıyor. Kıyafet, eldiven, kask ve bot seçimleri. Sonrasında kar motorlarına geçiyoruz. Teknik bilgileri aldıktan sonra bineceğiz ama motorlar iki kişilikti. Biz üç kişiyiz. Oğlum grup lideri ile gitmek isteyince yerlerimizi alıyoruz. Grup lideri ile birlikte hareket ediyoruz. Kimse önündekini geçmiyor. Parku

“Strada di vino” şarap yolu diye adlandırılan yoldan geçip bağların tepesinde uzaktan kaleyi andıran bir ortaçağ şatosu göründü. Bağları seyrederek kaleye vardığımızda, güzel bir esinti karşıladı bizi. Derin bir nefes aldığımda, derin bir huzuru da içime çektiğimi hissettim. Alabildiğine uzanan üzüm bağlarını seyredip, sessizliğ

Bu bölgeyi seçmiş olmamızın sebebi çok turistik olmamasıydı. Bir şeyler satmaktan çok, bir şeyleri yaşatmak. Doğayı olduğu gibi yaşamak. Bunun değerini dönüş uçağında, diğer bölgelere giden kişiler ile konuştuğumuzda anlıyoruz. Safari öncesi eğitim alıyoruz. Aslında eğitim alınacak fazla bir şey yok. Huskilerin dizginleri, ona benzer idare ed

Çok şık bir restorana giriyoruz. Restoranın sahibi çift, çok şık elbiseler içinde bizleri karşılıyorlar. Masalarımıza oturuyoruz ve servis başlıyor. İlk gelen tabak için bir sanat eseri demek haksızlık olmaz diye düşünüyorum. Bu muhteşem meze tabağını hazırlayan kişinin ismi ile gelen aperatif tabağı hem göze, hem damak tadına hitap ediyor. Ar

Vliano Bölgesi’nde lokal bir mahsende yemek eşliğinde şarap tadımı ama ne tat? Otobüsümüzle bir duvarın önüne geliyoruz. Büyük kapıdan girerken, sanki ortaçağ şehirlerinden birisine giriş yapıyoruz hissi uyanıyor. Mekanlar beklediğimden daha küçük duruyor, manzara ben Toscana’yım diye mırıldanıyor... Mahsenleri gezerken yı

Kalé polis, güzel şehir, böyle çağırıyorlardı yunanlılar, Salento'nun batı kıyısı boyunca uzanarak İyon Denizi'ne bakan , köyünü ve tarihi şehir merkezini taştan bir köprünün ayırdığı Gallipoli'yi.... Aslında bir adadayız. Adaya nasıl geçtiğimizi adadan köprüye bakınca anlıyoruz. Adanın etrafını dönen tek y&

Muazzam bir manzaranın ardından, gözünüzün alabildiği kadar öteye uzanan üzüm bağlarının arasında klasik Toscana yapısını görünce, restaurantımıza geldik diyeceksiniz.18 dönüm arazinin yaklaşık 14 dönümü bağlarla kaplı. Kalan dört dönümlük yerde sebze ve meyve, yani akşam yiyeceğimiz yemeklerin malzemeleri ye

Restorana gelirken manzara o kadar güzelki otobüsü durdurup yaklaşık bir kilometrelik yolu yürüyerek devam ediyoruz. Etrafımızda alabildiğine üzüm bağları... Fotoğraflar çekerek restoranımıza varıyoruz. Günbatımı yaklaşıyor, şaraplar kadehlerimize doluyor ve muhteşem aperatif tabakları masamıza geliyor. Eritilmiş peynir içindeki porcini mantarl

Küçük bir aile işletmesi. 10 yıl önce sadece süt satarken, şimdi ürettikleri ile ödül alıyorlar. Başarıları yükselse de hala alçak gönüllüler. Bizlere akrabaları ile  toplandıkları salonda ürünlerinin tadımlarını yaptırıyorlar. Yaşlı teyzenin dilini bilmesek de ne dediğini anlayabiliyoruz. Evrensel dildir dostluk,

Michelin yıldızlı bir restoran olmasına karşın tipik bir halk mutfağı. Mezeler ve sunum muhteşem. İnsanın yemeden önce resmini çekesi geliyor ki gelecek nesillere rehber olsun diye. Bu güzel aperatiften sonra bir makarna geliyor, unutulacak gibi değil. Önce bir servis arabasının üstünde klasik parmesan peynir tekerleği geliyor. Tekerlek yan yatmış ve ortası epey oyu

Siena Bölgesi'nin özel makarnası "Picci" yemeye gidiyoruz. Gittiğimiz restoran tipik bir halk mutfağı. Çok yüksek tavanları, sanki burasının eskiden bir hamam olduğunu düşündürüyor. Masamıza gelen "Crostini" diye adlandırılan, çeşitli pateler sürülen tadımlık kızarmış ekmekleri yerken, geniş ve derin tabaklara sığma

Şimdiye kadar İtalya' da yaşadığınız tüm deneyimleri unutun. İçtiğiniz şarapları, yediğiniz yemekleri, insanların yavaşlığını, şık sunumlarını, ticari uyanıklıklarını...Her şeyi. Bu zengin coğrafyanın başka bir haliyle karşılaşmaya hazır olun. Yalın haliyle... Burada herşey doğadaki gibi. Şarap, sıkıldığı üzümün tadında. Zeytinyağı sıkıldığı zeytinin tadında...

İnceleme gezisi için Lecce'deydim. Lecce bambaşka bir yer. Sanki Salento Cumhuriyeti'nin başkenti. Ya da Ferzan Özpetek'in filmseti. Salento'nun eteklerinde bir ovada yer alan, Güney'in Floransa'sı olarak bilinen Lecce şehri 17. yüzyıl tipik mimari yapısı ile bu bölgenin en ilginç şehirlerinden. Ferzan Özpetek'in tavsiye ettiği

Önce vadinin karşısında gördük Matera'yı. Her yeri ayrı ayrı özenle işlenmiş bir taç gibi karşımızda duruyordu. Vadi derin ve dibinde cılız bir nehir akıyordu. Karşıya geçtiğimiz de binlerce yıl geriye gittik. Havanın sıcaklığı ve mağaraların serinligi birbirine karıştı. Keyifli ve yorucu bir turdan sonra gelecek lezzetleri hak etmiştik.  Matera turumuza

Puglia'dayız ve zeytinyağı tadımındayız. Beş nesildir zeytinyağı üreten bir aile. Geleneksel ve modern yöntemler ile üretim yapıyorlar. Kalite çok iyi ama fiyatlar yüksek ve otobüsler ile turist geliyor. Ailenin altıyüz ve bin yaşında ağaçları ile altıbin zeytin ağacı varmış. Bir gecede altıbin zeytin ağacının katledildiğini animsayınca neler kaybett